Depremde kızlarını ve bacaklarını kaybetti, protezle ayağa kalktı

Fatma Akar, Maraş merkezli 6 Şubat depremlerine, Antep’in İslahiye ilçesinde misafirliğe gittiği dayısının evinde yakalandı. Akar, 65 saat sonra maden işçileri tarafından kurtarılırken, enkazda 6 aylık ve 3 yaşındaki kızları Ayşe Lina ile Yüsra Elvin’i kaybetti. Gaziantep’teki hastanede tedavi altına alınan Akar’ın 2 bacağı diz üstünden ampute edildi. 75 gün burada tedavi gören Akar, 2023 yılının Ağustos ayında Ankara’daki Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi.

Akar, yapılan protez uygulamasıyla depremden 1 yıl sonra yeniden ayağa kalktı. Şimdi protezleri ile destek alarak yürüyebilen Fatma Akar, hastanede deprem felaketinin 2’nci yıl dönümü nedeniyle düzenlenen ‘Deprem Gerçeği ve Ampute Rehabilitasyonu Sempozyumu’na katıldı. Ankara İl Sağlık Müdürü Ali Niyazi Kurtcebe, hastane başhekimi Engin Koyuncu, doktorlar, sağlık görevlileri ve hastaların katıldığı sempozyumda konuşan Fatma Akar, kızlarını kaybetmesinin ardından yeniden hayata tutunmak için verdiği mücadeleye dikkat çekti.

Fatma Akar, ‘Deprem Gerçeği ve Ampute Rehabilitasyonu Sempozyumu’na katıldı.

‘ATANMAYI VE ÇALIŞMAYI ÇOK İSTİYORUM’

Fatma Akar, sempozyumdaki konuşmasında, depremde çok büyük bir sarsıntı ile uyandığını söyleyerek, “Yanımda yatan küçük kızımı kucağıma aldım ve kız kardeşime seslendim. Bir anda her şey yıkıldı ve üstümüze çöktü. Ne kadar zaman geçtiğinin farkında olmadan, kardeşimle ve kuzenimle konuştum. Oradan kurtulamayacağımızı düşünerek helalleştim. 3 gün süren bekleyişin ardından yaklaşık 65 saat sonra Ankara’dan gelen madencilerin uzun uğraşları ve çabaları sayesinde enkazdan çıkabildik. Entübe bir şekilde hastaneye ulaştırılmıştım. Gaziantep’te özel bir hastanede, her 2 bacağımın amputasyonu gerçekleştirildi. Bu hastanede 35 gün yoğun bakım süreci ve 40 gün serviste tedaviye devam ettim. Bu hastaneye ilk geldiğimde oturamıyordum bile. Kendi başıma tuvalete gidemiyordum. Kasım ayının sonlarına doğru protez sürecim başladı. Bu hastanede bana yeniden yürümeyi öğrettiler. Evlatlarını ve ayaklarını kaybetmiş bir anne olarak yeniden ayakta durmaya çabalıyorum. Bu süreçteki en büyük destekçim ailem; annem, babam, kardeşlerim. Onlar sayesinde daha da iyi olmaya ve dik durmaya gayret ediyorum. Bundan sonraki en büyük amacım protezlerimle desteksiz bir şekilde yürümek ve kamuya atanarak, kendi ayaklarımın üzerinde tekrar hayatımı idame ettirmek. EKPSS’ye (Engelli Kamu Personel Seçme Sınavı) girdim. Allah nasip ederse atanmayı ve çalışmayı çok istiyorum” dedi.

ANKARA’DAN GELEN MADENCİLER ÇIKARDI

Akar, sempozyumun ardından DHA’ya yaptığı açıklamada, hayatlarını Ankara’dan gelen madencilerin büyük çabalarına borçlu olduklarını belirterek, “Tam 24 saatlik bir çalışma sürdü. Kurtarıldıktan sonra çok uzun süre hastane sürecim oldu. Ben kızlarımı kaybettiğimi, ayağımın kesildiğini bilmiyordum. Daha sonrasında psikolog eşliğinde söylediler kızlarımı kaybettiğimi. Onda ne tepki verdiğimi bilmiyorum. Sadece ağladığımı hatırlıyorum. Zaten bütün duygularım alınmış gibiydi. Ne konuşuyordum, ne gülüyordum, ne ağlıyordum. Toplamını bilmiyorum; ama bir gün durup, bir gün ameliyata gidiyordum” diye konuştu.

‘ACILARIMI İÇİMDE YAŞARKEN GECELECE UMUTLA BAKMAK İSTİYORUM’

Protezle yürümeye başladıktan sonra memleketi Antep’e giderek kızlarının mezarını ziyaret ettiğini söyleyen Akar, “Kızlarımın mezarına gittiğimde ne hissettiğimi bilmiyorum. Kocaman bir boşluğun içinde gibiydim. Onların orada olduğunu bilmek çok acı. Yani inanamıyorsun, kabullenemiyorsun. Bir de zaten veda edememek en büyük acı bence. Milyonlarca insan depremi yaşadı. Tamamen ailesiyle vefat edenlere daha şanslı olarak bakıyorum. Çünkü en azından kimse kimsenin acısını yaşamıyor” dedi.

İlerideki hayatında kendi ayaklarımın üstünde durarak hayatını idame ettirmeyi çok istediğini vurgulayan Akar, “Lise mezunuyum ben. Depremden önce, ev hanımıydım. Arada temizliğe falan gidiyordum; ama öyle standart çalıştığım bir iş yoktu. Genelde çocuklarımla zaman geçiriyordum. Evde yemek yapmayı, pasta yapmayı, tatlı yapmayı çok seviyordum mesela. Sürekli birilerini ağırlamayı, misafir etmeyi özledim. Asla geçemeyecek acılarım var, o acılarımı içimde yaşarken, geleceğe umut dolu bakmak istiyorum. Umutlarımın yıkılmasını istemiyorum artık” ifadelerini kullandı.

(DEMİRÖREN HABER AJANSI)

Related Posts

İmamoğlu, CHP’nin Beyazıt mitingi için çağrı yaptı: Diplomanı al da gel!

İmamoğlu, CHP’nin Beyazıt mitingi için çağrı yaptı: Diplomanı al da gel!

Finlandiya’da orduya ait savaş uçağı düştü

Finlandiya Hava Kuvvetlerine ait bir savaş uçağı, Rovaniemi kentindeki askeri bir alana düştü, öncesinde pilot kendini güvenli şekilde fırlattı.

Plastik kelepçeli infaz! Kan donduran vahşetin detayları ortaya çıktı

Sivas’ta evlerinde elleri plastik kelepçeyle bağlanıp, boğazları kesilerek öldürülen Umutcan ve Melisa Şimşek kardeşlerin babaları Uğur Şimşek’ten 2020 yılından beri haber alınamadığı ortaya çıktı.

İsrail’in vurduğu Yemen’deki Sana Havalimanı’nda tüm uçuşlar durduruldu

Yemen’deki Husiler, İsrail savaş uçaklarının bombaladığı Sana Uluslararası Havalimanı’nda tüm uçuşların belirsiz bir süreyle durdurulduğunu açıkladı.

Avrupa Parlamentosu’ndan Türkiye adımı: Vize çağrısı

Vizeler konusunda Avrupa Birliği’nin (AB) uzun zamandır Türk vatandaşlarına yönelik zorluk çıkarmasına karşı tepkilere karşı ilk adım geldi.

Hindistan saldırısı sonrası Pakistanlılar stok yapmaya başladı

Hindistan ordusu, Pakistan ve Pakistan’a bağlı Azad Keşmir bölgesindeki “hedeflere” karşı askeri operasyon başlattığını bildirdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir